Tarihte, Anadolu’da ayrım yapılmaksızın insanların hizmetine sunulan ve refahın paylaşılmasına aracılık eden kervansaray, han, aşevi, ve hamamların varlığına değinen Emine Erdoğan, "Varisi olduğu köklü miras çerçevesinde devletimiz, bugün de dünyanın vicdanı olmayı sürdürmektedir." dedi. Erdoğan, "Halkımızın hayırseverliği de sosyal denge ve barışın korunmasında büyük rol oynamıştır. Hakkaniyet ilkesi, daima bu uygulamaların merkezinde yer almıştır." ifadesine yer verdi. Osmanlı döneminde, ayrım yapılmaksızın insanların hizmetine sunulan kervansaray, han, aşevi, ve hamam gibi imaretlerin varlığına değinen Emine Erdoğan, Türkiye'nin, Osmanlı’dan Darüleytam, Darülaceze, Darüşşafaka, Kızılay gibi güçlü dayanışma kurumlarını miras aldığını ve "sosyal devlet geleneğini, daha ileri düzeylere taşımayı başardığını" belirtti.

Erdoğan, "Yeryüzündeki hiçbir acıya bigane kalamayan Türk insanı sayesinde, ülkemiz, milli gelirine oranla, en fazla yardım yapan ülke durumundadır. TİKA, Yunus Emre enstitüsü, Yurtdışı Türk Topluluklar Birliği, Maarif Vakfı, AFAD Kızılay gibi kurumlarımız, kardeşlik köprüleri kurmaya devam etmektedirler." sözlerine yer verdi. Türkiye'nin insanlığı "tek bir aile" olarak gördüğünü söyleyen Erdoğan "Ülkemiz, kendi vatandaşı gibi, sığınmacılara, mültecilere ve bütün mazlumlara şefkat elini uzatmaya devam edecektir." diye ekledi.

TÜRKİYE'NİN SOSYAL DEVLET YAPISINA İŞARET ETTİ

Emine Erdoğan, Türkiye'nin sosyal devlet anlayışını önceleyen konuşmasında, "Sosyal güvenlik ve sosyal adalet kavramı dünya genelinde, en fazla sanayi dönemine kadar geri giderken, Türk devletlerinde, kadim zamanlara uzanır. Kıtaların, toplumların sömürgeleştirildiği çağda, gönüller fetheden atalarımız, engin coğrafyalarda, halen saygıyla yad edilmelerine vesile olan şaheserler bırakmışlardır." ifadelerine yer verdi. Erdoğan, "Kalbinizle yaptığınız her şey size geri dönecektir sözünün anlamını, 6 şubat depremlerinde bir kez daha idrak ettiğimizi söyleyebilirim. Dünyanın dört bir yanındaki dostlarımız, şehirlerimiz harabeye dönerken, gönül mabetlerimiz yıkılmasın diye, seferber oldular." diye ekledi.

"Türkiye, hep birlikte daha iyiye yürüyen bir sosyal devlettir." diyen Erdoğan, ayrıca, yaşlılar, engelli vatandaşlar ve çocukları korumak için çıkarılan kanunlardan bahsetti ve bu tür yardımlara bütçeden ayrılan payın 2002'den bu yana 4 kat arttığına değindi. Emine Erdoğan, Pandemi sürecinde Türkiye'nin, ihtiyacı olan bütün ülkelere maske, hijyen kiti ve Turkovac aşısının ,patentsiz ve bedelsiz olarak ve gelir düzeyine bakmaksızın, ulaştırıldığını hatırlatarak, "Dayanışma geleneğimiz sayesinde bugün pek çok ülke 'bizler yardım yapmayı Türklerden öğrendik' diyebilmektedir." diye konuştu.

Erdoğan, katıldığı etkinliği gerçekleştiren Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına teşekkür ederek, Bakanlığın kurulduğu 2011 yılından bu yana, sosyal adalet adına, çok büyük adımlar atıldığını kaydetti. Arnavutluk, Ekvator, Şeyseller devlet liderlerinin eşlerinin katıldığı programda ayrıca, Aile ve Sosyal Yardımlaşma Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, BM EKonomik ve Sosyal İşler Departmanı Genel Sekreter Yardımcısı Navid Hanif, BAE Toplumsal Kalkınma Bakanı Shamma bint Suhail Faris Al Mazrui ve Sırbistan Aile Refahı ve Demografi Bakanı Darjia Kisić Tepavcevic de birer konuşma yaptı. Öte yandan, Emine Erdoğan ile Bakan Göktaş, program çerçevesinde hazırlanan fotoğraf sergisi ve tanıtım videosu aracılığıyla, Türkiye'nin ülke içi ve dışında yaşanan doğal afetlere yaptığı yardımlarla ilgili bilgileri davetlilere anlattı.